14 Temmuz 2019

Kitap: Çılgın Gibi (Suat Derviş)





Suat Derviş'i ilk nerde duydum, hiç hatırlamıyorum. Belki Adalet Ağaoğlu'nun kitaplarında görüp not almışımdır. İkinci el bir kitabına denk geldim, İstanbul'a son gidişimde, hemen aldım. İthaki Yayınları da basıyormuş, yeni öğrendim. 

Yazar 1905 doğumlu, Türkiye'nin ilk kadın yazarlarından. Fosforlu Cevriye'nin yazarı. Çılgın Gibi'yi 1940larda yazmış.  Yüzeysel bakınca sıradan bir aşk romanı gibi görülebilir ama karakter analizleri güzel (özellikle dönemine göre düşününce). Temelde kadın meselesi var aslında. Güzellikten, estetikten başka bir değer olarak görülmeyen başkarakterin, Celile'nin, iki erkek arasında sürüklenişi, kendi hayatının, kendine ait bir odasının olmayışı, dönemin gerekleri ve yetiştirilme şekli yüzünden kendi hayatının, karakterinin olması gerektiğini bile düşünemeyişi...

Kitabı okuyalı çok oldu. Genel olarak sevmiştim. Sadece o zamanlar moda mıydı bilmiyorum, üslubunda sevmediğim bir nokta vardı: Karakterin hissettiğini  tam olarak anlatabilmek için aynı içeriği farklı sözcüklerle cümleye dökmüş durmuş.. Kitabın sonlarına doğru bu iyice yorucu olmaya başladı, tamam anladık yahu, deyip durdum içimden. Muhtemelen günümüzün edebiyat gözünden baktığım için bu kadar uzak geldi. Konu genel olarak ilgimi çektiği için bu noktaya çok takılmıyorum, hakkım da yok diye düşünüyorum, zaman değişti çünkü. Diğer kitaplarını da okumaya niyetliyim kısacası.


Suat Derviş'in hayatı da oldukça ilginç. Okumak isteyenler vikipedi'ye buyursun. Pek çok roman yazmış, gazetecilik yapmış, bitmekte olan Osmanlı'da da, Cumhuriyet'te de kadının sorunlarından bahsetmiş, solcu olduğunu açıkça belli edince gazeteci olarak iş bulamaz olmuş, mahlaslarla yazmaya devam etmiş, hapse girmiş, birkaç defa evlenmiş boşanmış, tekrar hapse girme ihtimali olunca yurtdışına yerleşmiş, geri gelince Devrimci Kadınlar Birliği'ni kurmuş, tabi kapatılmış, 72'de ölmüş. Bu sırada onlarca kitap yazmış. 

Osmanlı zamanında da aktif olarak yazarlık yapan çok fazla kadın yazar tanımıyorum. Hatta Halide Edip dışında hiç. Onu da en son ilkokulda okumuştum, hatta belki özetin özeti olan o incecik kitaplardandı. Bu konuya eğileyim bi ben. Önerisi olan varsa duymak isterim, pek güzel olur.

Alıntılara geçeyim, şimdilik selam edip çekileyim...

Kanatlı Kedi

Alıntılar


54 - ... dudaklarında Galatasaray Lisesi öğrencilerinden nesilden nesile intikal eden nükteleri ve neş'eli konuşuş tarzı olan tabii ve sportmen bir delikanlı idi.

58 - Celile hiçbir zaman bir diğer insanla arasındaki münasebetin onun fikirlerine itiraz edecek derecede laubalileşmesine müsaade etmiyordu.

78 - Daima ve her zaman kendisine hak verilmiş, uzun zamandan beri bu böyle olduğu için buna alışmış ve buna doymuş insanların kendi kudretlerini her göze göstermek istemeyen tevazuu onda da vardı...

100 - O, her zaman imkanlarının sağlam duvarlarına sırtını dayayarak rakipleriyle, dostlarıyla ve düşmanlarıyla açık konuşmuştu.

101 - Ticaret muhitinden yetişmediği için kendisine hala mütevazı bir memur ailesinin mütevazı bir memur olan çocuğunun terbiyesi mevcut bulunduğu için paraya karşı olan hırsını ilk üç dört görüşmelerinde gizleyebilmişti.

230 - Çünkü onun aldığı terbiyeye göre kadın hayatın bu cihetleri ile hiç meşgul olmazdı. Meşgul olması yemek mevzuu değildi. Daima kadınla, baba gibi, ağabey gibi, kardeş gibi, amca, dayı, koca gibi yakın bir erkek, hayatla kadın arasına bir duvar gibi girer ve kadın hayatla temasını onun vasıtası ile yapardı.