Sosyoloji ders notlarından derleme yaparak sınavlara çalışayım dedim. Maksat değişiklik ve (benim gibi) anlamakta zorlanan bünyelere şifa olsun. Bilgilerin kesinliğini garanti edemem, derste hocanın fikirlerini ne kadar doğru not edebildiysem..
19.YY sonları ve 20.YY başları:
Avrupa'da toplumu kavrayan ve topluma yön veren hareketler: komünizm, marksizm, anarşizmdi o dönemde. I. Dünya Savaşı'nda Rusya'da gelişen fikirler dünyada etkinleşti. Amerika'nın Wilson politikaları başarısız oldu. Fakat Marks 1930lara kadar sosyolog değil iktisatçı sayıldı. Anglosakson görüşler Avrupa kıtasının dışına taştı.
20. YYda sosyoloji:
Devlette sosyologlar çalışmaya başladı. Günlük hayatın düzenlenmesinde (şehir düzeni, trafik ışıklarının düzenlenmesi gibi) istihdam edildiler. Sosyologluk "meslek" niteliğine büründü. Bir yandan fikir tartışmaları azaldı, sosyoloji günlük hayata indirgenmiş oldu.
Keynes (1883-1946): İngiliz iktisat kuramcısı. Toplumla ilgili kuram geliştirmeye değil, yalnızca iktisadi sistemler üzerine yoğunlaştı. Hindistan'da görev yaptı. Burada "Hint Maliyesi" kitabını yazdı. Hint maliyesini örnek alarak, batı uygarlıklarına şu öneride bulundu: Devlet, kapitalizmin krizlerini önlemek amacıyla, uzun vadeli çıkarlar uğruna, kısa vadeli çıkarları gözden çıkarmalı. Bu şekilde toplumsal fikir üretimine katkıda bulundu.
Bu yüzyılda Rusya'dan felsefeci/sosyolog çıkmadı sayılabilir. Çünkü ancak devletin izin verdiği ölçüde bilimsel çalışma yapıldı, tartışma düzeyine getirilemedi, özgürce fikir paylaşımı olmadı. O dönemde yeni marksist görüşler özgür düşüncenin var olduğu Avrupa'da yetişti.
"kremlinolog" kavramı doğdu. Komünizm sanatı uzmanı denebilir. Komünizmde selam veriş biçimine göre samimiyetinin ölçülebilmesi gibi. ekşisözlükte daha iyi açıklanmış: http://beta.eksisozluk.com/kremlinoloji--866513
Felsefe-sosyoloji ilişkisi incelendi. Yeni sosyolojik kuramlar için felsefi temeller kurcalandı.
Avrupa halkları ile ABD halkı birbirini sevmez, küçümserdi. Sempatik ilişki kurulması için kültürel ve ticari ürünler çoğaldı. Casablanca filminin bu halkları yakınlaştırması buna bir örnektir. Woswos kulüpleri de ticari bir ürünün küresel anlamda sevgi ile insanları bir araya toplamasına bir örnektir.